Bugün, Windows'un geleceği ile şimdi ve gelecekteki çalışma şeklimizi geliştirmek için nasıl yeni deneyimler geliştirdiğimizle ilgili ayrıntıları paylaştık.

Altı aydan biraz daha uzun bir süre önce hibrit çalışma için tasarlanmış işletim sistemi Windows 11'i piyasaya sürdük ve şimdi, Tower gibi müşterilerimizin çalışanlarını destekleyip işlerini ilerletmenin yeni yollarını nasıl bulduğunu öğrenmek bize heyecan veriyor.

Microsoft 365 iş için Genel Müdür olarak görevimin en iyi kısımlarından biri müşterilerle konuşmak ve ister bir kurumsal yöneticiyle ister küçük işletme sahibiyle olsun, her konuşmadan çok şey öğreniyorum. Ekibimiz ayrıca, geçtiğimiz iki yıl ve bu sürenin çalışma şeklimizi sonsuza dek nasıl değiştirdiği hakkında çok sayıda geri bildirim ve girdi aldı. Atlanta'daki mahallemde dolaşırken bile bunu gözlemledim; çalışma şeklimiz değişti. Çalışma hayatlarımız birçok durumda daha esnek ama aynı zamanda daha karmaşık. Bu durumda, kuruluşların BT altyapıları genelinde modernize edilmiş, sorunsuz ve çalışanlarının kullanımı için kolay çözümler istediklerini sürekli olarak duymak mantıklı geliyor.

Yakın zamanda, dünya çapında 31 ülkede 31.000 kişiyle anket yaparak 2022 Çalışma Eğilimi Dizini'ni yayınladık. 2021 ve 2022 araştırmamızdan, hızla değişen bu ortamın, teknolojinin iş hayatında bize nasıl hizmet ettiğine dair düşüncelerimizi şekillendirdiğini öğrendik. Bugün duyurduğumuz özellikler ile kuruluşlar ve çalışanlar için Windows'da yenilikler yapmaya devam etme şeklimiz konusunda ilham kaynağımız, müşterilerimizin bağlantı kurma, işbirliği yapma ve iletişim kurma biçimlerimizi dönüştürmesine yardımcı oluşumuz oldu.

Çalışma Eğilimi Dizini’nden topladığımız en ilgi çekici veri, çalışanların %73'ünün esnek veya uzak seçenekler istediği ve bunu daha kalıcı bir çalışma şekli olarak gördüğü oldu. Bu, ankete katılan kişilerin üçte ikisinden fazla; ikna edici bir istatistik.

Pandemi sırasında işe alınan ve tamamen uzaktan çalışan bir Microsoft yöneticisi olarak, işletmelerin çalışanları daha kalıcı bir uzaktan veya hibrit çalışma ortamına taşımada karşılaştıkları yeni zorluklarla ve çalışanların bazen farklı ortamlarda karşılaştıkları zorluklarla empati kurabilirim.

Bu nedenle, Baş Ürün Sorumlusu Panos Panay'ın bugün paylaştığı bilgileri bir araya getirmekten ve nerede çalışıyor olurlarsa olsunlar, işletmelerinizi ve çalışanlarınızı desteklemek için Windows 11'de geliştirdiğimiz yeni özellikler hakkında size daha fazla ayrıntı vermekten heyecan duyuyorum.

İşte Windows 11’e gelen yenilikler.

Bulut ile güçlendirilmiş daha hızlı, daha dinamik bir Windows 11 deneyimi

Geçen yıl, insanlara tüm Windows deneyimlerini Microsoft bulutundan akışla aktarmaları için basit bir yol sağlamak üzere dünyanın ilk Bulut Bilgisayarı olan Windows 365'i tanıttık. Bu, bireysel bir çalışanın kişisel ayarlarına, uygulamalarına ve içeriğine herhangi bir cihazdan güvenli bir şekilde erişilebileceği anlamına geliyor. Kalıcı ve her zaman kullanıma hazırdır; böylece, Windows buluttan akış yaptığı için çalışanlar kaldıkları yerden devam edebilirler. Birçok müşterinin, stajyerler veya yükleniciler gibi esnek iş gücünden, geliştiriciler gibi yüksek ölçekli bilgi işlem gereksinimlerine, uzaktan çalışanlara ve güvenli kendi bilgisayarını getir (BYOPC) gereksinimlerine kadar kritik hibrit çalışma senaryolarında Windows 365 Bulut PC’leri için yeni kullanım alanları bulduğunu duydum. Windows 365'in ölçeğinin artırılması kolay olduğundan özellikle birleşme ve satın almalar gibi değişim zamanlarında kullanışlıdır. Dünyanın en büyük endüstriyel iplik üreticisi olan Coats, Windows 365'i erken benimseyen şirketlerden biriydi.

Windows'u buluta genişletmek, cihaz yeteneklerini artırmak için bulutun gücünü, zekasını ve kapasitesini kullanarak dijital dönüşümü hızlandırmaya yardımcı olabilecek yeni çözümler sunar. Gartner®'a göre, altyapı ve operasyon (I&O) yöneticilerinin %72'si bulut tabanlı kullanıcı bilgi işlem çözümlerine yatırım yaptı veya önümüzdeki 24 ay içinde yatırım yapmayı planlıyor.

Pandemi yavaş yavaş azalmaya başladıkça ve şirketler daha kalıcı hibrit çalışma stratejileri benimsemeye çalıştıkça, daha esnek çalışma yöntemleri sağlamak için yeni bütünleşik özelliklere ihtiyaç duyulmaktadır.

Bu nedenle, bulutun gücünü ve bilgisayarın aşinalığını bir araya getirerek, insanlara güvenlikten ödün vermeden daha da sorunsuz bir Windows deneyimi sunuyoruz.

Windows 365 Boot ile, başlangıçta doğrudan Windows 365 Bulut PC’mde oturum açabilirim ve bunu cihazdaki birincil Windows deneyimim olarak atayabilirim. Bu, Windows 365'i, cihazları paylaşma ve kendi cihazını getir (KCG) senaryolarının yaygın olduğu, bahsettiğim geçici veya ön saftaki iş gücü için daha da iyi bir çözüm haline getiriyor. Farklı kullanıcıların kendi kimlik bilgileriyle doğrudan kişisel ve güvenli Windows 365 Bulut PC'lerinde oturum açmalarına olanak tanır.

Benim gibiyseniz, Windows 11'de masaüstü yüzeyleri arasında geçiş yapmanın gücünü bilirsiniz. Şimdi, Görev değiştiricide farklı masaüstleri arasında yaptığım gibi Windows 365 Bulut PC ve yerel masaüstüm arasında geçiş yapmamı sağlayacak Windows 365 Switch’i ekliyoruz. Alışıldık klavye komutlarının yanı sıra bir fare tıklaması veya kaydırma hareketi bile kullanabilirim.

Yeni bir yerel Windows 365 uygulaması, görev çubuğundan veya Başlat menüsünden Windows 365 Bulut PC’me doğrudan ulaşmanın başka bir yolunu verecek. Tüm bunlar ayarlarımı, profilimi ve çalışma stilimi uyarlamak için kişisel, özelleştirilmiş bir karşılama deneyimi sağlayan Windows 365 Bulut PC’me giden bir masaüstü yolu ile mümkün olacak.

Ayrıca, bağlantı kesildiğinde bile Windows 365'te çalışmayı sağlayacak olan Windows 365 Offline’ı sunmak için çalışıyoruz. Bağlantı yeniden sağlandığında, Windows 365 Bulut PC, kullanıcı deneyimi ve iş akışının kalıcı olması için veri kaybı olmadan Windows 365 hizmetiyle otomatik olarak yeniden eşitlenir.

Bu Windows 365 blogundan ve yeni Microsoft Mechanics bölümümüzden tüm bu özellikler hakkında daha fazla bilgi edinin.

Çalışanlar için yeni kapsayıcı ve akıllı deneyimler ile özellikler

En son Çalışma Eğilimi Dizini araştırmamızda, insanların %51'inin kendilerine tamamen uzak olma seçeneği sunan bir iş istediğini, ancak hibrit bir deneyimi tercih ettiklerini öğrendik. En iyisi de, Windows 11'in hibrit çalışma için tasarlanmış olmasına rağmen uzak, işyerinde veya hibrit olmak üzere tüm senaryolarda çalışıyor olmasıdır.

Bugün, yakında Windows 11'e gelecek olan, bu modern ortamlarda çalışan herkesin daha etkili olmasını sağlayacak en sevdiğim yeni deneyimlerimden bazılarını sizinle paylaşmak istiyorum. Hepsinden iyisi, bu özellikler herkesin Windows 11'in avantajlarından yararlanabilmesi için erişilebilirlik göz önünde bulundurularak tasarlandı.

Windows 11'deki ortalanmış Başlat menüsü tasarımının kolaylığını seviyorum ve Başlat menüsünün içindeki yeni uygulama klasörleriyle bunu nasıl geliştirdiğimizi paylaşmaktan heyecan duyuyorum. Şimdi, tıpkı mobil cihazımda ve tabletimde yapabildiğim gibi Windows 11 masaüstümde uygulamaları düzenlemenin ve kolayca bulmanın basitliğinden yararlanabiliyorum.

İhtiyacınız olanı hızlı bir şekilde bulmanıza yardımcı olmak için Windows 11'de Dosya Gezgini yenilendi

Bugün en sevdiğim duyurulardan biri, Dosya Gezgini'ndeki yenilenen deneyim. Yıllar boyunca önemli dosya ve klasörleri aramak için kaç saat harcadığımı size anlatamam. Artık Windows'da Context IQ tarafından desteklenen yeni bağlamsal önerilerle dosyaları bulmak çok kolay. Bu, bulut içeriği de dahil olmak üzere Windows genelinde ilgili içeriği ve kişileri önerir. Örneğin, benim de erişebildiğim, sık sık birlikte çalıştığım kişilerin üzerinde çalıştığı dosyalar da dahil olmak üzere, isteyebileceğim dosyaları görebiliyorum.

Ayrıca, Dosya Gezgini'ndeki Sekmeler ile aynı anda birden fazla dosyayı bulabilirim ve birden çok görev yapabilirim.

2022 Çalışma Eğilimi Dizini araştırmamız sırasında, ankete katılan çalışanların %35'inin daha etkili veya üretken olmak için tek başına ya da odaklanmış bir işte çalışarak daha fazla zaman harcamak istediklerini söylediğini gördük, bu nedenle Windows için Odak’ta yeni yetenekler sunuyoruz.

Windows 11 için Odak’taki yeni özellikler ile zaman kazanın

Microsoft'ta kıdemli bir yönetici olarak günümün çoğunda toplantılardayım ve önemli işleri halletmek için zaman bulmak genellikle zor oluyor. Odak’ın kendi üretkenliğimi artırmak için en etkili araçlardan biri olduğunu düşünüyorum. Odak, görsel dikkat dağıtıcıları sınırlamak ve masaüstündeki dağınıklığı azaltmak için ilk olarak Windows 10'da tanıtıldı. Bugün, Microsoft Viva Insights’de Odak, bir sonraki çalışma haftası için programıma göre odaklanma süresini otomatik olarak planlayarak değerli zamanımı korumama yardımcı oluyor. Bu benim için işleri değiştirdi. Bugün, odaklanma zamanımı izlemeyi ve kişiselleştirmeyi daha da kolaylaştıran bütünleşik odaklanma zamanlayıcısı ve rahatsız etmeyin özelliği gibi Windows 11'de Odak’a gelen yeni özellikleri paylaşmaktan mutluluk duyuyorum.

Yapay zeka destekli daha doğal hibrit toplantı deneyimleri

Şirketler hibrit bir yaklaşım benimsemeye devam ederken, sanal ve hibrit toplantılar ile işbirliğini daha doğal hissettirmek için yeni gelişmeler sunuyoruz. Bu özellikler*, hareket ederken kameranızı yeniden odaklamak için otomatik çerçeveleme ile arka planda görsel ve işitsel dikkat dağınıklığını azaltmak için ses netliği, ses odaklama ve arka plan bulanıklaştırmayı içerir. Bu yeni yapay zeka tabanlı özellikler arasında en sevdiklerimden biri, sanal toplantılar ve görüntülü aramalar sırasında göz temasını iyileştiren göz teması adı verilen özellik.

Windows 11’de Canlı Alt Yazı ile daha iyi görsel-işitsel deneyimler

Her zaman erişilebilir özelliklerle deneyimi iyileştirmenin yollarını arıyoruz ve bugün Canlı Alt Yazı ile Windows 11'i dil öğrenenlerin yanı sıra sağır ve işitme güçlüğü çeken topluluklar için daha iyi hale getiriyoruz. Bu yeni özellik, kişilerin en sevdiğiniz akış web sitelerinden gelen sesler gibi web tabanlı sesler de dahil olmak üzere Windows'daki tüm ses deneyimlerinden ve uygulamalarından alt yazılara kolayca erişmelerini sağlar. En sevdiğim programları izlerken alt yazıları açmayı seviyorum. Bu, Windows 11'e getirdiğimiz başka bir inanılmaz deneyim.

Geliştirilmiş Tuttur yerleşimleri ile çoklu görev çok kolay

Tuttur yerleşimlerinden önce ne yapıyorduk? Windows 11’deki bu yeni özelliği seviyorum. Gün boyunca her zaman birden fazla pencere kullandığım için en çok kullandığım özellik bu olabilir. Araştırma yaparken veya aynı anda dört adede kadar ayrı projede çoklu görev yaparken iki veya daha fazla ilgili pencereyi bir araya getirmek çok kolay. Her zaman insanların daha çok değil, daha akıllı bir şekilde çalışmasına yardımcı olmanın yollarını arıyoruz. Dolayısıyla, dokunmatik özellikli cihazlar için dokunmatik Tuttur yerleşimleri eklediğimiz için heyecanlıyım. Bu yetenek, günlük işlerinde dokunmatik cihazları kullanan ön saf çalışanları da dahil olmak üzere pek çok kişinin çalışmasını iyileştirecek.

Modern yönetimle BT süper kahramanlarını destekleme

BT departmanları, pandemi sırasında dağıtılmış işgücünün tamamının dijital ortamını bağlantılı, güncel ve yüksek performanslı tutmak gibi en karmaşık iş yüklerinden birine sahipti. Bunu, BT yöneticileri olarak kendileri de uzaktan çalışırken yapmak, durumu daha da karmaşık hale getirdi. Fiziksel ve Windows 365 Bulut PC'ler de dahil olmak üzere kurumsal cihaz ortamında kullanılan cihazların çeşitliliği ile BT'nin, tüm uç noktaları güvenli ve üretken tutmak için gerçekten süper kahramanlar olması gerekiyordu.

Microsoft Endpoint Manager'da bulunan bulut yönetimi, BT'ye üretken bir iş gücü için uç noktaları koruyup yapılandırmak için gereken esnekliği sağlar ve ayrıca Windows için yeni özelliklerin ve işlevlerin kilidini açar. Bulut destekli bir işletim sistemi olarak oluşturulan Windows 11 ile Endpoint Manager, kuruluşların cihazlarını güncel tutmalarına ve hazır olduklarında yükseltmelerine yardımcı olmanın anahtarıdır.

İşleri güncel tutmanın başka bir yolu, Windows ve Microsoft 365 güncelleştirme yönetimini her zamankinden daha kolay hale getirerek BT ekiplerini her yerde özgür kılmak için tasarlanan yeni otomatik hizmetimiz Windows Otomatik Yama’dır. Otomatik Yama, uç noktaların sağlıklı, korumalı ve uyumlu olmasını sağlama konusunda BT'nin içinin rahat etmesini ve böylece diğer iş zorluklarına odaklanmalarını sağlar.

Otomatik Yama, kademe tabanlı, aşamalı dağıtım sayesinde BT'nin dağıtım hızı ve kararlılık arasında doğru dengeyi kurmasını sağlar. En düşük sorun ve riskle yeni özellikler dağıtarak uç noktaları tehditlere karşı sağlamlaştırıp üretkenliği artırırken güncel olmanıza ve güncel kalmanıza yardımcı olur. Sorunlar ortaya çıkarsa bunla kesintiye yol açmaz. Hizmet, güncelleştirmeleri durdurabilir ve hatta geri alabilir, bu da sizi koruduğumuz anlamına gelir. Windows Otomatik Yama, Windows E3 teklifinin bir parçası olarak Temmuz 2022’de kullanıma sunulacak. Bu blogda Otomatik Yama hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

Esneklik ve veri koruma sağlama

Microsoft Edge için uygulama yönetimi, BT'nin kaynaklara erişime yönelik koşulları denetlemesini sağlarken, kişilerin yönetilmeyen bir cihazdan kurumsal kaynaklara erişmesine olanak verir. Endpoint Manager'dan uygulanan uygulama koruma ilkeleriyle yöneticiler, verilerin kuruluş içinde ve dışında nasıl aktığını yapılandırabilir ve kabul edilebilir tehdit düzeylerini tanımlayabilir. Bu, daha fazla işletmenin güvenli bir şekilde KCG modelini kullanmasına veya çalışanların, gizlilik veya korumadan ödün vermeden kişisel cihazlar aracılığıyla şirket bilgilerine erişmesini sağlar.

Windows 11'de hedefli iletilerle iletişimi iyileştirin

Masaüstü, kilit ekranı veya görev çubuğunun hemen yukarısı gibi çeşitli yüzeylerde kullanıcılara hedefli kurumsal iletileri doğrudan göndermesi için BT'ye yetki veren yeni bir iletişim işlevi de ayrıca beni heyecanlandırıyor. Yeni işe başlayan çalışanlara yararlı iletiler veya e-postada kaybolabilecek önemli eğitimler için hatırlatıcılar paylaşabildiğinizi hayal edin. BT, Endpoint Manager yönetim merkezinden iletiler oluşturabilir, özelleştirilmiş bağlantılar veya URL'ler sağlayabilir, görüntüleme sıklığını yapılandırabilir ve elbette Microsoft Azure Active Directory (Azure AD) ile bütünleştirmeye dayalı olarak ileti için hedeflenen kullanıcı grubunu tanımlayabilir.

Uç nokta yönetiminin yeni çağı, işleri daha da basitleştiriyor

Hedefimiz, kurumların Sıfır Güven güvenlik modelini desteklemesine yardımcı olmak üzere BT'nin kullanıcı bilgi işlem ortamlarındaki uç noktaları koruması için gerekenleri basitleştirmektir. Endpoint Manager'da uç nokta güvenliğini artırmak, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve dijital mülkünüzün toplam sahip olma maliyetini azaltmak için tasarlanmış genişletilmiş bir dizi gelişmiş çözüm ve yetenek sağlayacak olan uç nokta yönetimi için yeni bir çağa girmekten heyecan duyuyoruz. Görev açısından kritik ek uç nokta ve güvenlik yönetimi araçlarını tek bir bulut destekli çözümde bir araya getiriyoruz ve bu çözüm bugün başlıyor. Bu Microsoft 365 blogunda gelişmiş uç nokta yönetimi vizyonumuzla ilgili haberler hakkında daha fazla bilgi edinin ve Sıfır Güven mimarisine ulaşmaya çalışan kurumlara zaman içinde bulutta, şirket içinde ve cihaz platformlarında uç noktaların korunmasına yardımcı olacak bir dizi premium çözüm sunma planlarımız hakkında bilgi edinin.

2022 Çalışma Eğilimi Dizini, hibrit çalışanların %50'sinden fazlasının önümüzdeki yıl tamamen uzaktan çalışmayı düşündüğünü vurguladı, bu nedenle yerinde teknik destek artık karmaşık teknik sorunları çözmek için tek seçenek olamaz. Bugün, Endpoint Manager'daki premium çözümlerimizin ilkini, kullanıcı bağlantılarına güvenli, güvenilir bir yardım masası sağlayan bulut tabanlı, uzaktan yardım aracı olan Windows için uzaktan yardımı genel kullanılabilirliğe açıyoruz. Uç nokta artık yeni çalışma alanı. Kullanıcılara doğru yardımcı tarafından, doğru izinlerle, doğru zamanda teslim edilen çözümler sağlamak, günümüzün hibrit dünyasındaki kurumlar için çok önemlidir.

Yeni güvenlik özellikleriyle hibrit çalışmayı güvende tutmaya yardımcı olun

Hızla değişen siber güvenlik ortamı düşünüldüğünde, bugün yeni tehditlerle hızlandığını görmeye devam ediyoruz; siber güvenlik konularının ve risklerinin dünya çapındaki iş yöneticileri için bir numaralı endişe olduğunu görmek şaşırtıcı değil. Bu endişeleri gidermeye yardımcı olmak için, şimdiye kadar oluşturduğumuz en güvenli Windows sürümünü hibrit ve uzak çalışanlar için daha da güvenli hale getirmek için Windows 11'e gelen yeni güvenlik özelliklerini sunuyoruz.

Bulut korumasına yönelik entegre devre ile Windows 11, kurumların şimdi ve gelecekte hibrit işyerinin yeni güvenlik zorluklarını ele almasına yardımcı olur. Her sürümde Windows'u varsayılan olarak daha güvenli hale getiriyoruz ve bugün size Windows'un işin geleceğini nasıl güçlendirdiğini göstermekten heyecan duyuyoruz.

Hepimiz karmaşık kimlik avı ve diğer siber saldırı girişimlerinin potansiyel hedefleriyiz. Microsoft Defender SmartScreen ile Windows'da yerleşik olarak bulunan gelişmiş kimlik avı algılama ve koruma gibi gelecekteki Windows 11 güncelleştirmeleri için heyecanlıyım. Ayrıca kötü amaçlı yazılımlara, fidye yazılımlarına, veri kaybına ve bir cihazın çalınması durumunda ciddi donanım saldırıları riskine karşı daha fazla koruma sağlıyoruz. Windows'da güvenliği, büyük ve küçük işletmelerde, BT'den tüketicilere kadar herkes için basit olacak şekilde tasarladık. Windows müşterilerimiz, nerede ve nasıl çalışmayı seçerlerse seçsinler entegre devreden buluta kadar onları korumaya yardımcı olmak için tasarlanmış sıkı bir şekilde bütünleşik donanım ve yazılım güvenliği katmanlarından yararlanacak. Windows 11'e gelen güvenlik yenilikleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için Güvenlik Blogu'nu ziyaret edin.

Hibrit çalışma yolculuğuna birlikte çıkıyoruz 

İş yerleri ve dünyada olaylar gelişmeye devam ettikçe, çalışanlarınızın ve kurumunuzun ihtiyaçları da değişecektir. Bu nedenle Windows 11'i hibrit çalışma için en esnek, güvenli ve üretken çözüm olacak şekilde tasarladık. Bugün duyurduğumuz özellikler, bugünün ve yarının zorluklarını karşılamak üzere uyum sağlayan ve gelişen bulut destekli teknoloji ile hizmetlerle işinizi ileriye taşımak için Windows'a güvenmeye devam etmenizi sağlar. 

Dayanıklı bir hibrit çalışma ortamı yaratmak bir yolculuktur. Microsoft kendi yolculuğunda, tıpkı sizin gibi yoldayken öğreniyor. Bu nedenle, hep birlikte zamanın öğrencileri olabilmek üzere kendi Windows 11 dağıtım hikayemizi sizinle paylaşmak istedik. Sizi, Microsoft Dijital Çalışan Deneyimi Kurumsal Başkan Yardımcısı Nathalie D'Hers ile çalışan deneyimini öne çıkaran söyleşimize ve Microsoft'ta Windows 11 dağıtımına ilişkin örnek olay incelememize göz atmaya davet ediyorum.

Windows 11'in benimsenmesi için "sıfır numaralı müşteri" olarak öğrendiğimiz en önemli konulardan biri, İş İçin Windows Update, yeni PC’ler için Autopilot gibi tanıdık araçlar ile süreçleri ve cihazın durumunu ölçmek üzere Uç Nokta Analizi gibi Microsoft Endpoint Manager'daki araçları kullanmanın ne kadar kolay olduğudur. Yönetici işlevleri arasındaki ortak çekirdeği ve tutarlılığı sayesinde, Windows 10 ve Windows 11'i ortamınızda yan yana çalıştırmak kolaydır. Geçiş yolculuğunuz boyunca sizi desteklediğimizden emin olmak için Fast Track gibi mühendislik odaklı hizmetlerin yanı sıra, tüm uygulamalarınızın uyumlu olduğundan emin olmanıza yardımcı olacak güçlü bir kombinasyon olan App Assure ve Test Ortamı sunuyoruz.

Windows 11'i erken benimseyenlerden biri olan ITC Secure, kurumlarını hızlı ve basit bir şekilde taşıma sürecinden faydalandı ve şimdi Windows 11'in tüm avantajlarından yararlanıyor.

Windows, hibrit çalışma için tasarlanmıştır ve bugün sizin için hazırdır. Windows'un şimdi ve gelecekte işiniz için bir platform olacağına güvendiğiniz için teşekkür ederiz. Buradan Windows 365 ile Windows'un buluta nasıl genişlediği hakkında daha fazla bilgiyi edinebilirsiniz. Özellikler, dağıtım kılavuzu ve Windows 11 yolculuğunuzda size yardımcı olacak en iyi uygulamalar hakkında daha ayrıntılı bilgi için Tech Community sitemize göz atmayı unutmayın.

*Donanıma bağımlı

The post Windows 11 ve Windows 365'teki yeni deneyimler yeni çalışma yöntemlerini destekliyor appeared first on Microsoft 365 Blog.

Dünya üzerindeki bazı bölgeler geçtiğimiz 18 ay boyunca yaşanan zorlukları ve aksaklıkları atlatıp düze çıktıkça yepyeni bir çalışma dünyasının şekillendiğini görüyoruz. Dünyanın dört bir yanındaki kurumlar, sanal süreçler ve uzaktan işbirliği ile yepyeni bir dönem başlattı. Çalışanların ofisten ve evden çalışmaya devam ettiği veya ikisinin bir karışımı olan hibrit çalışmayı benimsediği bu dönem herkes için yenilikleri de beraberinde getirecek.

Ancak ihtiyaç duyulduğunda her zaman ve her yerden çalışabilme olanağı yeni normal haline geldi. Tüm çalışanlar tanıdık, kullanımı kolay ve farklı cihazlarda kullanılabilen bir teknoloji arayışında. Üstelik şimdiye kadar gördüğümüz en karmaşık siber güvenlik ortamında işletmelerin, çalışanlarının işbirliği yapmasına, içerik paylaşmasına ve oluşturmasına yardımcı olurken aynı zamanda verilerini güvende ve emniyette tutan bir çözüme ihtiyacı var. 

Bu yeni hibrit çalışma dünyasını yeni bir bakış açısının yanı sıra bulutun sağladığı güç ve güvenlik ile destekleyen araçları tasarlama fırsatına sahibiz.  

Bugün stajyerler ve alt yüklenicilerden yazılım geliştiricilere ve endüstriyel tasarımcılara kadar birçok farklı çalışan için Windows 10 veya Windows 11’i (bu takvim yılı içinde genel kullanıma sunulduğunda) deneyimlemenin yeni bir yolunu sunan bir bulut hizmeti olan Windows 365’i duyurmanın heyecanını yaşıyoruz. Windows 365, işlerim sistemini Microsoft Bulut ortamına taşıyarak tüm uygulamalarınız, verileriniz ve ayarlarınız dahil olmak üzere eksiksiz Windows deneyimini kişisel veya kurumsal cihazlarınıza güvenli bir şekilde aktarır. Bu yaklaşım özellikle hibrit dünya için tamamen yeni bir kişisel bilişim kategorisi olan “bulut bilgisayarı” kavramını ortaya çıkarıyor.

Bugün bulut devrimini kişisel bilişime düzeyine getirmenin, müşterilerin gelecekte nasıl çalıştığı ve bunun iş ortaklarımız için yaratacağı fırsatlar açısından neden bu kadar önemli bir kilometre taşı olacağını düşündüğümüzü sizinle paylaşmak istiyorum.

Tüm cihazlarda kullanabileceğiniz bulut destekli güçlü, kişiselleştirilmiş ve eksiksiz bir Windows deneyimi

Son Çalışma Eğilimi Dizini araştırmamız çalışanların yüzde 73’ünün şirkette kalmak için esnek uzaktan çalışma seçenekleri talep ettiğini ancak aynı zamanda yüzde 67’sinin pandemi sonrası daha fazla yüz yüze işbirliği yapmak istediğini ortaya koydu. Bu, dünyanın dört bir yanındaki kurumları hibrit bir dünyada nasıl bağlantı kuracakları ve çalışanların evde, ofiste ve aradaki tüm noktalarda kurumsal kaynaklara erişmesini sağlayarak hibrit çalışma olanağı sunacakları konusunda bir paradoksa neden oluyor.

Bulutu diğer ürünler için benimsediğimiz şekilde Windows 365 Bulut PC vizyonumuz da bulutun gücüyle Windows’u deneyimlemek için yeni bir yol sunarken kurumların hem yeni hem de geleneksel zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı olma yönünde. Bu yeni paradigma yalnızca uzaktan erişime izin vermek ve bunu güvence altına almakla ilgili değil. Kullanıcı deneyimi, yetenekleri kişileri cezbedip elde tutma, üretkenliği artırma ve güvenliği sağlama açısından her zamankinden daha önemli.

Bulut PC, konum ve cihazdan bağımsız olarak iş gücünüzü desteklemek için kullanabileceğiniz güçlü, basit ve güvenli tam Windows 10 veya Windows 11 deneyimi sağlamak için bulutun gücünden ve cihazın özelliklerinden yararlanır. Windows 365, kullanıcıların tüm kişiselleştirilmiş uygulamalarını, araçlarını, verilerini ve ayarlarını buluttan Mac, iPad, Linux ve Android cihazlar dahil olmak üzere herhangi bir cihaza akış yapmalarına olanak tanıyan bir anında önyükleme deneyimi sağlar. Windows deneyimi cihazdan bağımsızdır ve tutarlı kalır. Başka bir cihaza geçseniz bile Bulut PC’nizin durumu aynı kaldığından bıraktığınız yerden devam edebilirsiniz. Bir işe otel odasında dizüstü bilgisayarınızda başlayıp, arabayla bir toplantıdan diğerine geçerken tabletinizden devam edebilir ve ofise döndüğünüzde masaüstü bilgisayarınızdan tamamlayabilirsiniz. İş gereksinimlerine göre dönemsel çalışanlar da dahil edilebilir ve bu özellik kurumun yeni donanımları kullanıma almasıyla ilgili karmaşık lojistik ve güvenlik sorunları olmadan çalışma ortamını yoğun dönemlerde ölçeklendirmesine olanak tanır. Ayrıca şirketler daha fazla bilgi işlem gücüne ve kritik uygulamalara erişime ihtiyaç duyan yaratıcı, analiz, mühendislik veya bilimsel rollerde uzmanlaşmış çalışanları nasıl donatacakları konusunda daha net bir yol haritasına sahip olabilir.  

Windows 365; iş uygulamalarınızı (Microsoft 365, Microsoft Dynamics 365, Microsoft Power Platform), iş kolu uygulamalarınızı ve daha fazlasını destekler. Windows 365 hizmetinde uygulama uyumluluğu konusundaki sözümüzü 150 veya daha fazla kullanıcısı olan müşterilerin karşılaşabilecekleri uygulama sorunlarını hiçbir ek ücret ödemeden düzeltmelerine yardımcı olan bir hizmet olan App Assure ile destekliyoruz.

Tanıdık araçlarla daha fazla kolaylık

Windows 365’in en önemli tasarım ilkelerinden biri kolaylıktır. Kullanıcı başına aylık fiyatlandırma ile ihtiyaçlarınızı en iyi karşılayan Bulut PC boyutunu seçebilirsiniz. Kurumlar performans gereksinimlerine göre birden çok Bulut PC yapılandırmasıyla eksiksiz bir bulut tabanlı teklif içeren iki sürüm arasından seçim yapabilir: Windows 365 Business ve Windows 365 Enterprise.

BT açısından değerlendirecek olursak Windows 365’i mevcut fiziksel cihazlarınızı yönetme şeklinizle tutarlı olacak şekilde tasarladık. Bulut PC’leriniz Microsoft Endpoint Manager’da fiziksel cihazlarınızın yanında görünür ve diğer tüm cihazlarınıza yaptığınız gibi onlara da yönetim ve güvenlik ilkeleri uygulayabilirsiniz.

Windows 365, Azure Sanal Masaüstü hizmetini temel alır ancak sanallaştırma deneyimini kolaylaştırır ve tüm ayrıntıları sizin yerinize halleder. Kullanıcılarınızın en iyi deneyimi elde ettiğinden emin olmak için Bulut PC’nin işlem gücünü ölçeklendirebilir ve performansını izleyebilirsiniz. Bulut PC kullanıcılarınızın üretken olmak için ağınızda ihtiyaç duydukları her şeye erişebilmelerini sağlama amacıyla hizmete ağlar arasında bağlantı durumunu denetlemenizi sağlayacak analizler de ekledik. Endpoint Analytics panosundan belirli bir kullanıcının performans ihtiyaçlarını karşılamayan Bulut PC ortamlarını kolayca belirleyebilir ve bununla ilgili öneriler almanın yanı sıra tek bir düğmeye dokunarak anında yükseltme gerçekleştirebilirsiniz. Yeni izleme hizmetimiz sürekli tanılama çalıştırarak bağlantıların her zaman çalışır durumda kalmasına yardımcı olur. Bir tanılama denetimi başarısız olursa sizi uyarır ve hatta sorunun nasıl düzeltileceği konusunda önerilerde bulunur. 

Özellikle sanallaştırma alanında gerekli uzmanlığa sahip olan kurumların daha fazla özelleştirme ve esneklik için Azure Sanal Masaüstü hizmetini kullanmalarını öneriyoruz. Bu hizmet bulutta sanal masaüstü altyapısını modernleştiren kurumlar tarafından yaygın bir şekilde tercih edilmektedir. Azure Sanal Masaüstü’ne yönelik artan yatırımlarımız hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz bugün Tech Community blogunda yayımlanan makaleye göz atabilirsiniz.

Yönetim deneyimi hakkında daha fazla bilgi için Scott Manchester’ın kaleme aldığı Tech Community blogu makalesine bakın.

Sıfır Güven ile güçlendirilen bulut güvenliği

Sıfır Güven mimarisine odaklanan Windows 365, bilgilerle ilgili tasarım, depolama ve güvenliğini sağlama süreçlerini cihazda değil bulutta gerçekleştirerek günümüzün kritik güvenlik sorunlarının çözülmesine de yardımcı olur. Çok faktörlü kimlik doğrulaması (MFA), Microsoft Azure Active Directory (Azure AD) ile tümleştirme sayesinde Bulut PC’lerle ilgili oturum açma veya erişim girişimlerini doğrulamak için çalışır. Ayrıca Microsoft Endpoint Manager içinde her oturum için oturum açma riskini anında değerlendirme amacıyla çok faktörlü kimlik doğrulamasını özel Windows 365 koşullu erişim ilkeleriyle eşleştirebilirsiniz. Bunun yanı sıra kullanıcı ve yönetici deneyimlerini tasarlarken en düşük ayrıcalıklı erişim ilkesini temel aldık. Örneğin lisanslama, cihaz yönetimi ve Bulut PC yönetimi gibi belirli izinleri belirli roller kullanarak atayabilirsiniz. Bu sayede genel yönetici olmanıza gerek kalmaz. Tıpkı şu anda fiziksel cihazlarınızda yaptığınız gibi Windows 10, Uç Nokta için Microsoft Defender ve Microsoft Edge için güvenlik temellerini kullanabilirsiniz. Ayrıca hızlı bir şekilde başlamanıza yardımcı olmak için Bulut PC’ye özel bir güvenlik temeli de oluşturduk. 

Cihazlarınızı Uç Nokta için Microsoft Defender hizmetiyle koruyorsanız bu hizmeti Bulut PC’lerinizde de sorunsuz bir şekilde kullanabilirsiniz. Bulut PC’lerinizi de diğer cihazlar gibi Uç Nokta için Microsoft Defender’a kolayca eklemek için Microsoft Endpoint Manager’ı kullanabilirsiniz. Bu hizmet yalnızca Bulut PC’lerinizi korumakla kalmaz aynı zamanda riskleri azaltmak için güvenlik önerileri sunar ve herhangi bir güvenlik olayını hızla keşfetmenize ve araştırmanıza yardımcı olur.

Son olarak tüm aşamalarda şifreleme kullanılır. Bulut PC’leri çalıştıran tüm yönetilen diskler şifrelenir, depolanan tüm veriler bekleme durumunda şifrelenir ve Bulut PC’lerinize gelen ve giden tüm ağ trafiği de şifrelenir.

Windows 365, iş ortakları için yeni fırsatlar sunar

Windows 365, Microsoft ekosistemindeki her türden iş ortağına buluttan yeni Windows deneyimleri sunmak üzere yeni fırsatlar sunuyor.

Bağımsız yazılım satıcıları, Windows uygulamaları oluşturmaya devam edebilir ve artık daha geniş bir kitleye ulaşmak için bunları bulutta teslim edebilir. Windows 365 ayrıca iş ortaklarına, sunulan API’lerden yararlanarak kendi yeniliklerini pazara sunmalarına olanak tanıyan yeni geliştirme fırsatları sunar. Nerdio, UKG, Service Now ve Net App gibi bağımsız yazılım satıcılarının Windows 365 ile farklı kullanıcı senaryolarını desteklemek üzere bugün duyurdukları çözümleri incelemek için Tech Community blogunu inceleyin.

Müşterilerimiz Accenture/Avanade, Atos, Crayon, Content and Cloud, Convergent, Coretek, DXC, Glueck & Kanja GAB, Insight ve Netrix gibi iş ortaklarımızın pazara sunmaya devam ettikleri ek hizmetleri kullanarak Windows varlıklarından en iyi verimi elde etmelerine yardımcı olabilecek sistem tümleştiricileri ve yönetilen hizmet sağlayıcıları arayışında olacak. Küçük ve orta ölçekli işletmeler için Iconic IT LLC, MachineLogic LLC ve Nitec Solutions gibi iş ortakları zaten Windows 365’i destekliyor ve ek hizmetler konusunda yardımcı olabilir. Orijinal ekipman üreticileri (OEM), cihazlarının güçlü özellikleri ve güvenli donanımlarının yanı sıra Windows 365’i geniş hizmet portföyleriyle tümleştirme fırsatına sahip oluyor.

Bulut PC, Microsoft Bulut ile kişisel cihazları yeni ve güçlü bir şekilde birbirine bağlayan bulut bilişim alanındaki bir sonraki büyük adımı temsil ediyor. Windows 365’in duyurulmasıyla birlikte kurumları, çalışanları ve iş ortaklarını Windows ve cihazlarıyla ilgili deneyimleri yeniden tasarlamaya davet ediyor ve dünyanın dört bir yanındaki kullanıcılar için yeni senaryolar oluşturmayı sabırsızlıkla bekliyoruz.

Hibrit dünya için hibrit Windows

Bulutun gücü aracılığıyla tüm cihazlarınızda Windows 10 veya Windows 11’i (kullanıma sunulduğunda) deneyimlemenin bu yeni yolunu paylaşmaktan dolayı çok heyecanlıyız. Bunun hibrit çalışmayı benimserken iş gücünün değişen ihtiyaçlarını karşılamak isteyen her büyüklükteki kuruma ihtiyaç duyduğu gücü, kolaylığı ve güvenliği sağlayacağına inanıyoruz.

Windows 365, 2 Ağustos 2021’de tüm ölçeklerdeki kurumlar için kullanıma sunulacak. O zamana kadar Windows 365 hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

Bu yolculukta birlikte ilerlemekten heyecan duyuyoruz ve işlerinizde Windows 365’ten nasıl faydalanacağınızı öğrenmek için sabırsızlanıyoruz.

The post Windows 365 Bulut PC’lerle hibrit kişisel bilişimde yeni bir çağ başlıyor appeared first on Microsoft 365 Blog.

Bilinçli finans kurumları, artık bu düşünce şeklinin ötesine geçiyor ve Sıfır Güven modeliyle siber güvenliğe karşı modern bir yaklaşım benimsiyor. Sıfır Güven modelinin temel prensibi, varsayılan olarak şirket içinden ve dışından kimseye güvenmemek ve erişim hakkı vermeden önce her kişinin ya da cihazın katı biçimde doğrulanmasını gerekli kılmaktır.

Kalenin çevresi önemini korusa da daha güçlü duvarlara ve daha geniş hendeklere giderek daha fazla yatırım yapmak yerine Sıfır Güven modeli, kimliklere, verilere ve meşhur kalenin içindeki cihazlara olan erişimin yönetimine karşı daha ayrıntılı bir yaklaşım benimser. Böylece ister içeriden biri kötü amaçlı bir şekilde veya dikkatsizce hareket etsin ister kimliğini gizleyen saldırganlar kale duvarlarını aşsın, verilere otomatik erişim verilmez.

Kale ve hendek yaklaşımının sınırlamaları

Siber tehditlerin gerçekleşme şekli savunmanın ve korumanın anlamını değiştirdiğinden, bugünün kurumsal dijital varlıklarını korumak söz konusu olduğunda kale ve hendek yaklaşımının kritik sınırlamaları vardır. Bankalar dahil olmak üzere büyük kurumlar, çalışanların, müşterilerin ve iş ortaklarının hem tesis içinde hem de çevrimiçi olarak eriştiği dağınık veri ve uygulama ağlarıyla uğraşır. Bu da kalenin çevresini korumayı daha zor hale getirir. Hendek düşmanları dışarıda tutmada etkili olsa da kimliği risk altında olan kullanıcılar ya da kalenin duvarlarının içinde gizlice dolaşan diğer iç tehditler konusunda aynı derecede etkili değildir.

Güvenlik açığı oluşturan şu uygulamalar, güvenliğe yönelik olarak kale ve hendek yaklaşımına güvenen bankalarda çokça görülür:

• Personelin uygulamalara erişiminin yılda bir kere gözden geçirilmesi.
• Yöneticinin takdir yetkisine bağlı olan belirsiz ve tutarsız erişim hakkı ilkeleri ve personel hareketliliği söz konusu olduğunda yetersiz yönetim.
• BT’nin ayrıcalıklı yönetici hesaplarını aşırı kullanması.
• Müşteri verilerinin birden çok dosya paylaşımında depolanması ve bu paylaşıma erişimi olan kişilere dair çok az bilgi olması.
• Kullanıcıların kimliğinin doğrulanması konusunda parolalara aşırı güvenme.
• Hangi verilerin nerede olduğunun anlaşılması için veri sınıflandırması ve raporlama yetersizliği.
• Oldukça hassas veriler içeren dosyaların aktarımı için USB flash sürücülerin sıkça kullanılması.

Sıfır Güven modeli bankaları ve müşterileri nasıl güçlendirir?

Sıfır Güven yaklaşımının avantajları ayrıntılı belgelere dayanır ve sayısı giderek artan gerçek örnekler de bu yaklaşımın karmaşık siber saldırıların önüne geçebileceğini gösteriyor. Fakat bugün birçok banka, hala Sıfır Güven ilkelerinden uzak uygulamalara bağlı kalıyor.

Bankaların bir Sıfır Güven modelini benimsemesi güvenlik duruşlarını güçlendirmelerine yardımcı olabilir ve böylece çalışanlar ile müşterilere daha fazla esneklik tanıyan girişimleri güvenle destekleyebilirler. Örneğin banka idarecileri, müşterilerle iletişim kuran çalışanların (ilişki yöneticileri ve finans danışmanları gibi) masalarına bağlı kalmamalarını ve müşterilerle banka tesisleri dışında görüşmelerini ister. Bugün birçok finans kurumu, kağıt çıktılar gibi analog araçlarla veya danışmanlıklarının statik görünümüyle bu coğrafi çevikliği destekler. Ancak hem banka çalışanları hem de müşteriler, artık gerçek zamanlı verilerin kullanıldığı daha dinamik bir deneyim bekliyor.

Güvenlik konusunda kale ve hendek yaklaşımına güvenen bankalar, fiziksel ağın dışına veri dağıtma konusunda tereddüt ediyor. Böylelikle müşteri görüşmeleri banka tesislerinde gerçekleşiyorsa bankacılar ve finans danışmanları, yalnızca kanıtlanmış ve disiplinli yatırım stratejilerinin dinamik modellerinden yararlanabiliyor.

Bugüne dek, hareket halindeki bankacılar ya da finans danışmanları için en azından VPN olmadan gerçek zamanlı model güncelleştirmeleri paylaşmak veya diğer bankacılar ya da tüccarlarla etkin biçimde işbirliği yapmak oldukça zahmetliydi. Evet, bu çeviklik sağlam yatırım kararları ve müşteri memnuniyeti konusunda önemli bir etkendir. Sıfır Güven modeli, ilişki yöneticilerinin ya da analistlerin pazar veri sağlayıcılarının içgörülerinden yararlanmasına, kendi modelleriyle birleştirmesine ve diledikleri zaman, diledikleri yerde farklı müşteri senaryolarını dinamik biçimde incelemesine imkan tanır.

İyi haber şu ki bulut ve Sıfır Güven mimarisiyle desteklenen bu yeni akıllı güvenlik, bankalar için güvenlik ve uyumluluğu kolaylaştırıp modernleştirebilir.

Microsoft 365 banka güvenliğini dönüştürmeye yardımcı olur

Microsoft 365 ile bankalar, üç temel stratejiyi dağıtarak Sıfır Güven teknolojisine hemen adım atabilir:

• Kimlik ve kimlik doğrulaması: Bankaların her şeyden önce kullanıcıların paylaştığı kimlik bilgilerinin doğru olduğundan emin olması ve rollerine göre erişim vermesi gerekir. Azure Active Directory (Azure AD) ile bankalar, kimliği doğrulanmış kullanıcıların uygulamalara her yerden bağlanabilmesi için çoklu oturum açma (SSO) yöntemini kullanarak çalışanların üretkenlikten ödün vermeden kaynaklara güvenli biçimde erişmesine imkan tanır.

Bankalar, ihlal riskini yüzde 99,9 azaltabilen iki faktörlü veya parolasız Çok Faktörlü Kimlik Doğrulaması (MFA) gibi güçlü kimlik doğrulaması yöntemlerini de dağıtabilir. Microsoft Authenticator tüm Azure AD bağlı uygulamaları için anında iletme bildirimlerini, bir kerelik geçiş kodlarını ve biyometrik sistemleri destekler.

Banka çalışanları, Windows cihazlarına yönelik olarak cihazlarda oturum açmak için güvenli ve kullanımı kolay yüz tanıma özelliği Windows Hello’yu kullanabilir. Son olarak bankalar, uygun erişim ilkelerini uygulayarak kaynakları şüpheli isteklere karşı korumak için Azure AD Koşullu Erişim’i kullanabilir. Microsoft Intune ve Azure AD, e-posta ve şirket içi uygulamalar dahil olmak üzere Office 365 hizmetlerine yalnızca yönetilen ve uyumlu cihazların erişebilmesini sağlamak için birlikte çalışır. Intune ile cihazların uyumluluk durumunu da değerlendirebilirsiniz. Koşullu erişim ilkesi, kullanıcı verilere erişmeye çalıştığında cihazın uyumluluk durumuna bağlı olarak uygulanır.

Koşullu erişim çizimi.

• Tehdit koruması: Microsoft 365 ile bankalar, Microsoft Tehdit Koruması’nın bütünleşik ve otomatik güvenliği ile tehditlere karşı koruma, tehditleri engelleyip yanıt verme becerilerini pekiştirebilir. Microsoft Intelligent Security Graph’ın sunduğu dünyanın en büyük tehdit sinyalinden ve yapay zekanın (AI) desteklediği gelişmiş otomasyondan yararlanarak olay tanımlama ve yanıtlama özelliğini geliştirir. Böylece güvenlik ekiplerinin tehditleri doğru ve verimli bir şekilde çok kısa sürede çözmesine imkan tanır. Microsoft 365 güvenlik merkezi, merkezi hub’ın yanı sıra özel çalışma alanı sunarak kimlik ve erişim yönetimi, tehdit koruması, bilgi koruması ve güvenlik yönetimi için Microsoft 365 akıllı güvenlik çözümlerinden tam anlamıyla yararlanır.

Microsoft 365 güvenlik merkezi.

• Bilgi koruması: Kimlik ve cihazlar siber saldırıların başlıca güvenlik açığı vektörleri olsa da siber suçluların asıl isteği şey verilerdir. Microsoft Information Protection ile bankalar, bulunduğu veya gittiği yer neresi olursa olsun hassas bilgilerini daha gelişmiş bir yöntemle koruyabilir. Microsoft 365 müşterilerin 1)hassas verilerini tanımlamasına ve sınıflandırmasına, 2) esnek koruma ilkeleri uygulamasına, 3) riskli verileri izleyip düzeltmesine imkan tanır.

Sınıflandırma ve koruma senaryosu örneği.

Sıfır Güven ile güvenlik yönetimini basitleştirin

Microsoft 365, siber suçlarla mücadele için gereken görünürlük, ölçek ve makine zekasından yararlanarak modern bir Sıfır Güven mimarisinde güvenlik yönetimini basitleştirmeye yardımcı olur.

Modern “kalenizi” nasıl koruyacağınızı düşünüyorsanız bir Sıfır Güven ortamı, modern siber güvenlik tehditleri için ideal çözümdür. Bir Sıfır Güven ortamı, kimin neye, nerede ve nasıl eriştiğinin ve hatta erişim izninin gerekli olup olmadığının bile her açıdan kontrol edilmesini gerektirir.

Microsoft 365 güvenlik ve uyumluluk özellikleri kurumların bir kullanıcıya ya da cihaza güvenmeden önce doğrulama yapmasına yardımcı olur. Microsoft 365 ayrıca eksiksiz ekip çalışması ve üretkenlik çözümü sunar. Bunların tümü göz önüne alındığında Microsoft 365, banka idarecilerinin müşterilere ve yeniliğe odaklanmasına yardımcı olmak için kapsamlı bir çözüm sunar.

The post Bankalar neden siber güvenliğe karşı modern bir yaklaşım benimsiyor?—Sıfır Güven modeli appeared first on Microsoft 365 Blog.